Tarihi Miras Misyon Yüklüyor... / "Kendine hakim olan başkalarına da hakim olur." Konfüçyüs ... / "Başarılı bir girişimci olmak için, sadece işinizi değil tüm hayatınızı kapsayan bir şirket kurmalısınız." Warren Rodgers.... / "Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur." P.Drucker ... / "Allah’tan korkandan başka güvenilir kimse yoktur!" Hz. Ömer (r.a.)... / "Küçük şeylere gereğinden çok önem verenler, elinden büyük iş gelmeyenlerdir." Eflatun ... / "Deha denilen şey yüzde bir ilham, yüzde doksan dokuz alın teridir."

Merkez Bankaları Gerçekten Bağımsız Mıdır ? ( 1 )

N. Alper ESEN

MERKEZ BANKALARI GERÇEKTEN BAĞIMSIZ MIDIR?

(1)

 

Hiç bir Merkez Bankası ekonominin hızını tam olarak belirleyemez.

 

Nasıl mı?

Bir Merkez Bankası enflasyon oranını yayımladığında aslında bu geçen ayın rakamlarıdır.

Yani rakamları yayımladığında belki de bir takım veriler çoktan değişmiş bile olabilir.

 

Dünya borsalarında işlem gören büyük emtiaların(çelik, alüminyum, petrol) fiyatlarında ani değişiklikler olsa bile bunların tüketici endekslerini etkilemesi aylar sonra gerçekleşebilir.

...ve bir Merkez Bankası bu değişikliklerin ileride tüketiciye yansımasını ancak tahmin edebilir; tahminini yayımladıktan sonra fiyatlarda tekrar oynama olabilir.

O halde Merkez Bankasının enflasyon tahmin istatistikleri ileriyi görerek değil geçmişe dayalı rakamları ele alarak yapılır.

 

Çoğunlukla Merkez Bankalarının bağımsızlığından bahsedilir fakat Dünyada hiç bir ülkede tam bağımsız Merkez Bankası yoktur. Çünkü MB başkanları hükümetler tarafından atanırlar.

 

Hükümetlerin seçmenlere vaadleri arasında refah düzeyinin artırılması, üretimin ve büyümenin sağlanması ve bununla birlikte de ülke parasının değerinin çok fazla oynak olmaması gibi ekonomik hedefler vardır. Bunları geekleştirmek için önemli bir yük MBankalarının üzerine yüklenir. Yani hükümetler sırtlarındaki yükün bir kısmını MBankalarına yüklerler.

 

MB’larının en önemli işlevi ekonominin büyüme ve küçülmesini kontrol edebilmektir.

Ekonomi büyür, işletmeler kâr eder, faizler düşer, insanlar tasarruf etmek yerine borçlanır ve harcarlar bu ise enflasyonun artmasına yol açar.

Bu durumda MB’ları faizleri yukarı doğru çekerek insanların harcama yapmak yerine tasarrufa yönelmelerini temin etmeye çalışır.

 

MB’ları faizleri bir çok enstrümanı kullanarak artırır yada azaltır.

 

Mesela;

MB belirlediği faiz baz puanını değiştirir ve hemen akabinde özel bankalar da kendi tasarruf ve kredi faizlerini MB’nın baz puanına göre düzenler.

Ya da; açık piyasa işlemi yapar yani hükümetlerin bono ve tahvil işlemlerini etkiler.

Ya da; bankaların fonlarının bir kısım karşılığını kendilerinde  depolama zorunluluğu getirirler. Duruma göre de bu depolama oranlarıyla oynayarak hem faiz döviz dengesini kurmaya çalışırlar hem de bankaların kullandırabilecekleri kredi oranlarını düzenlerler.

 

Karışık biraz.

Zaten karışık olmalı ki halk uluslararası para düzenini çok fazla anlamasın.

 

Kural basittir; Finansal sistem ne kadar karışık olursa, sistemi kuranlar o kadar kolay yönetebilir.

 

Amaç da basittir; Bir ülke uluslararası finansal sistemden bağımsız bir başka sistem geliştiremesin ve faiz, döviz, borsa üçgeninde tıkanıp kalsın.

 

Bir hükümetin en büyük başarısı, para ve enflasyon ilişkisinde yeni bir sistem tasarlayabilmesindedir.

Bu ise var olan düzende MB’larının geçmişe yönelik gözlemle ileriyi tahmin edebilmesinde değil, tamamen ileriye bakarak geleceği tahmin edebilmesindeki inceliktedir.

------------------------

Not: Bu yazı "Türkiye İktisadi Düşünce Atölyesi" kursiyerlerine ışık tutmak için kaleme alınmıştır. 

Copyright © 2019 Beyrut- Tüm Hakları Saklıdır.